Keine exakte Übersetzung gefunden für شدة المرض
Übersetzen Türkisch Arabisch شدة المرض
Türkisch
Arabisch
relevante Treffer
-
sertlik (n.)mehr ...
-
katılık (n.)mehr ...
-
şaşırtmak (v.)mehr ...
-
zorbalık (n.)mehr ...
-
takat (n.)mehr ...
-
gerginlik (n.)mehr ...
-
şiddet (n.)mehr ...
-
şanssızlık (n.)mehr ...
- mehr ...
-
güç (n.)mehr ...
-
stres (n.)mehr ...
-
kudret (n.)mehr ...
-
vurgu (n.)mehr ...
-
yoğunluk (n.)mehr ...
-
zor (n.)mehr ...
-
keskinlik (n.)mehr ...
-
ıstırap (n.)mehr ...
-
erk (n.)mehr ...
-
cefa (n.)mehr ...
-
kuvvet (n.)mehr ...
- mehr ...
-
kart (n.)mehr ...
- mehr ...
-
kartvizit (n.)mehr ...
- mehr ...
- mehr ...
- mehr ...
- mehr ...
-
edepli (adj.)mehr ...
-
doyurucu (adj.)mehr ...
Textbeispiele
-
Ama sadece o kadar..لكن علي حسب شدة المرض
-
Otuz yıldır yapıyor. Ama onun ne kadar hasta olduğunu bilmiyorsun.أنت لا تعرف مدى شدة مرضه
-
Otuz yıldır yapıyor.أنت لا تعرف مدى شدة مرضه
-
Hastalık Prensin ellerinin kontolsüz bir biçimde.. ..titremesine kadar ilerledi.لقد بلغت شدة مرضه أن يداه يرتجفان لا إرادياً
-
Clarice teyzem çok hastaydı. Daha fazla acı çekmeyecek.الخالة (كلاريس) كانت في شدة المرض، أعتقد أن هذا أفضل لها
-
O kadar uzun süre dayandı ki ben onun hasta olduğunu anlayamadım..لقد ظلت متماسكة لوقت طويل للغاية .لم أكن أعلم شدة مرضها من فرط تحملها
-
Senden önce de ümmetlere elçiler gönderdik . ( İnkarlarından dönüp bize ) yalvarsınlar diye onları darlık ve sıkıntı ile yakalayıp cezalandırmıştık .« ولقد أرسلنا إلى أمم من » زائدة « قبلك » رسلا فكذبوهم « فأخذناهم بالبأساء » شدة الفقر « والضراء » المرض « لعلهم يتضرعون » يتذللون فيؤمنون .
-
Biz hangi ülkeye bir peygamber gönderdiysek , onun halkını -yalvarıp yakarsınlar diye- mutlaka yoksulluk ve darlıkla sıkmışızdır .« وما أرسلنا في قرية من نبي » فكذبوا « إلا أخذنا » عاقبنا « أهلها بالبأساء » شدة الفقر « والضرَّاء » المرض « لعلهم يضَّرَّعون » يتذللون فيؤمنون .
-
Andolsun , senden önceki ümmetlere ( peygamberler ) gönderdik de onları dayanılmaz zorluk ( yoksulluk ) ve sıkıntılarla çeviriverdik . Umulur ki yalvarırlar diye .« ولقد أرسلنا إلى أمم من » زائدة « قبلك » رسلا فكذبوهم « فأخذناهم بالبأساء » شدة الفقر « والضراء » المرض « لعلهم يتضرعون » يتذللون فيؤمنون .
-
Biz hangi memlekete bir peygamber gönderdiysek onun halkı yalvarıp-yakarsınlar diye , mutlaka onları dayanılmaz bir zorluk ( yoksulluk ) ve sıkıntıyla yakalayıvermişiz .« وما أرسلنا في قرية من نبي » فكذبوا « إلا أخذنا » عاقبنا « أهلها بالبأساء » شدة الفقر « والضرَّاء » المرض « لعلهم يضَّرَّعون » يتذللون فيؤمنون .